BAKIŞ AÇISI

 

                                     BAKIŞ  AÇISI

Günümüzde her olay ve her konuya fikrimiz olur hale geldik. Gerek internet gerek başka kaynaklar olsun bir konu hakkında fikirsiz kalmak zor bir durum oldu. Bunların yanında büyük bir problem ile karşı karşıyayız araştırmadan bilgilere yorumlara inanmak.

Ülkemiz insanları olarak bizler geçmişten bugüne her daim kavga ortamında bulunduk. Sağ-Sol, Türk-Kürt başta olmak üzere bir sürü ayrımcı, ırkçı ve kutuplaştırıcı kavgalar ülkemiz içerisinde maalesef devam etmektedir. Bizler hep kavganın içerisinde olan insanlar olarak bir olaya karşı nötr(tarafsız) kalmakta çok zorlandık hatta yapamadık. Olaya taraflı baktığımızda bizlerin hatalı olabileceğini ya da desteklediğimiz fikir ve ideolojinin hatalarının olabileceğine inanmadık. Maalesef sevdiğimiz bir kişi, kurum ve topluluğu hep kutsallaştırdık. Örnek olarak sevdiğimiz bir siyasetçi ya da bürokrat kişisi her daim gözlerimizde hatasız olarak kaldı. Hepimizin insan olduğunu hatalarımızın olduğunu unuttuk. Bu yetmezmiş gibi onu sevmeyenleri ya da fikrimize karşı gelenleri hep dışladık ve ayrıştırdık. Kutuplaştırarak zorla bir taraf seçmeye zorladık. Sen tarafsız olamazsın ya bizdensin ya da düşmansın dedik. Bu şekilde ardı arkası kesilmeyen kavgalarımızı tartışmalarımızı ve ayrımcılıklarımızı daha da bitmez tükenmez bir hale getirdik. Okuyup araştırmayı unuttuk ve en önemlisi saygı duymayı unuttuk.

Başta Avrupa Birliği Ülkeleri olmak üzere diğer ülkelere baktığımızda bu denli bir problem görmek çok zor. Onlar için ne ırkınız ne mezhebiniz ne dininiz ne de giyinişiniz önemli. Üniversite içerisinde, devletin iş kurumlarında hatta okullarda kot pantolonlu, ağız ve burnunda piercing takılı, uzun sakallı akademisyen ve iş adamları  görmeniz gayet mümkün. Geçmişinde savaşlar yaşamış ve bunlardan nasibini almış bir topluluktan tabi ki insana hoşgörü görmeyi beklemek yanlış bir hareket değil. Sokakta gördüğü her insana selam veren, kendi evlerinin önünü hatta komşusunun evinin önünü her daim  temizleyen, işi zamanında olması gerektiği şekilde yapan ve tatilini yapılması gerektiği zamanda hakkıyla yapan, kendi düşüncesinden olmayan kişilere saygı duyan ve dinleyen insanlardan öğreneceğimiz çok yol var.

Zaman geçtikçe cehaletimize bir zincir daha vuruyoruz. Körü körüne inanmayı bırakmamız gerekiyor. Bir bilgiye inanıyorsak araştırarak elimizden geldiği kadar detay edinmemiz gerekli. En önemlisi saygılı ve dinleyen bir birey olmamız gerekiyor.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Deprem Sonrası Düşünceler

AŞK mı Sevgi mi ?

Darbe gecesi ve sonrası yaşadıklarım